TAŞPINAR'IN ANLATTIKLARI - ŞATO
M. FARUK KUTLU
…...Bana hoşça kal der
gibi hafifçe göz kırpıp, sonra ağır ağır caminin yanındaki dükkanın olduğu yere
doğru hareket etti. Merak içinde dönmesini bekledim. Ne zaman döneceğini
kendisi de bilmiyordu. Öğle olmuştu ama hâlâ yoktu. O zamana kadar suyumu
almaya gelenler olmuş, konuşmuşlar, anlatmışlar hiç birini duymamıştım. Aklım
fikrim koca mavi gri arkadaşımdaydı.
Öğleyi
bir iki saat geçtiğinde, önce homurtusunu duydum, sonra kendisini gördüm. Mutlu
bir şekilde yanımda durdu. İlk gün çok ilgi gördüğü için mutluydu. Şimdi de
Çardaklı çocuklar gelmişti yanına. Bakıyorlar, dokunuyorlar, yandaki ağaçlara
tutunup içini görmeye çalışıyorlardı. Sonra içlerinden birisi otobüsün
büyüklüğünden etkilenmiş olmalı ki: “Bu şatoya benziyor” dedi. “Şato, Şato”
diye otobüsün etrafında koşturup kayboldular.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder